
-Biz
çıkardıııık!
Evet,
evet! Siz çıkardınız. İzninizle başlıyoruz:
X’in
Y’den meydana gelmiş olmasının, Y’nin sahip olduğu özelliklerin tümünün B’de de
var olması anlamına geldiği varsayılır. Bu büyük bir ayıptır. Bu resmen
terbiyesizlik…
Ayıp
olanı ve yapılan bu terbiyesizliği merak ettiniz mi? Demek ki biz bu işi
biliyoruz! Kalıtımsal yanıltmaca şöyle bir beladır:
Meşe ağacı meşe
palamudundan oluşur.
Meşe palamutları
küçük ve parlaktır.
O halde meşe
ağaçları da küçük ve parlaktır.
Açıkça
gördünüz ki çuvalladık arkadaşlar. Felsefe de her zaman “Bütün insanlar
ölümlüdür. Sokrates insandır. O halde Sokrates ölümlüdür” tümdengelimi gibi
kolay lokmalar olmayabiliyor.
“Eğer birisi
sizi, bir şey kötü (ya da iyi) bir şeyden geliyorsa, o şeyin aynı derecede kötü
(ya da iyi) olması gerektiğine inanmaya teşvik ederse, bu kişinin savını daha
dikkatli inceleseniz iyi olur. İşin içinde kalıtımsal yanıltmaca olabilir.” Biz buna aynı
zamanda: “daş düşebülü ayu çıkabülü” diyoruz.

Bir
reklamla devam edelim: “Benim babam
Toyota gibi adam!” Hatırladınız mı? Akla ziyan bir reklam sloganıydı! Tıpkı
“oku oku bitmez amk” gibi! Fark şu: Anne/Baba Toyota olabilir; bu evladın Toyota
olacağı anlamına gelmez. AMK(açık, mert ve korkusuz) adlı spor gazetesine
gelince, özetle DIŞKI. (boş, onursuz, kışkırtıcı)
Kemal
Sunal’ın unutulmaz kürsü konuşmasıyla seslendik. Konumuzla pek alakası yok
ancak halk ozanı Neşet Ertaş’la birlikte anmak istedik. Güzel insanlar yitip
giderken, insan sevgisi rehberimiz olmaya devam edecek.